'İkinci el erkek' tanımlamasıyla gündemi altüst eden Pınar Aylin şimdi de jet-set diye bilinen grubu ti'ye aldı. İkoncanların öne çıktığı topluluğa 'Cemiyet-i tayyare' adını takan Aylin: Nasıl abartılılar. Bütün hayatları bunun üzerine kurulu
Pınar Aylin ağustos ayının ilk haftası çıkacak olan 'Masal Bu Ya' isimli maxi single'ı ve yeni yayın döneminde ekrana gelecek 'Bez Bebek' dizisindeki 'Mimi' karakteri ile sevenleriyle buluşmaya hazırlanıyor. Çocukların sevgilisi, lafını sakınmayan, çılgın matematik öğretmeni 'Mimi' için "Beni anlatıyor" diyen Pınar Aylin de lafını pek sakınmıyor...
Single'da yeni şarkılar mı var?
Üç yeni, iki eski şarkı var. Yeni şarkıların sözleri bana ait. Albümün tüm düzenlemelerini Mustafa Ceceli yaptı. Yeni şarkılardan biri 30 yaş üstü tüm bekar kadınlara ithaf ettiğim 'Huysuz' adlı şarkı. Çok konuşulacak...
Söz yazarlığını baya ilerlettiniz galiba?
Benim söz yazarlığındaki becerim dördüncü albüme denk geliyor. Kendi yazdığım şarkıyı okumak, kendimi daha iyi ifade edebildiğimi hissettiriyor bana. Yaratıcı tarafımı beslemek ve geliştirmek istiyorum. İlk üç albümdekiler ürkek denemelerdi ama son üç albümümde ve bu maksi single'ımda yaptığım şarkıların sayısı ile birlikte niteliğinin de arttığını düşünüyorum.
HERKES BAKIYOR SANIYORLAR
Söz yazmanın dışında yeni sezonda dizi film oyuncusu olarak da ekrana geleceksiniz. Yorumculuktan başka kapılar mı açmak istiyorsunuz?
Dizi oyunculuğu çok yeni bir sayfa. Bunca yıl içinde gelen pek çok teklif oldu ama kısmet 'Mimi'yeymiş. 'Mimi' karakteri benim için yazıldı. Çılgın ama öğrencilerin sevgilisi, sözünü sakınmayan bir matematik öğretmeni. Aslında müzik öğretmeni olmak istiyormuş ve o yüzden de bol bol şarkı söylüyor. Bu diziyi, ilk prodüktörüm Raks'ın patronu Ömer Rıza Çam'ın şirketi yapıyor. O dönem bitti ama onlarla benim dostluğum hep sürdü. Böyle bir camiada 15 seneyi birlikte devirdik.
Vefaya dikkat eder misiniz?
Kesinlikle, benim için vefa ve güven çok önemli. Mutlaka sevmem ve içten bir şeyler paylaşmam lazım. İşte de dostluk da öyle.
Son zamanlarda sizi hep sosyetik davetlerin misafirleri arasında görüyoruz. İçinde bulunduğunuz çevrede nelerden rahatsız oluyorsunuz?
Artık hepimiz birbirimizi biliyoruz. Bakımlı, güzel olmak hoş bir şey, ben de öyle severim ama o gittiğimiz yerlerde bir bölüm erkek var ki, sanki baston yutmuş gibi yürüyor ve kendilerine zorlama süs püs yapıyorlar. Kadınlar da nasıl abartılı anlatamam. Sanıyorlar ki herkes onlara bakıyor. "Lütfen herkes bana baksın ve ne olur biri benim fotoğrafımı gazeteye bassın" diye ortada dolaşıyorlar. Hayatını sadece bunun üzerine kuran, bunun planlamasını yapan bazı insanlar var. Sen buna, "O da hayatın bir rengi işte" diye gülüp geçiyorsun ama bunu çok önemseyen de bir tayfa var. Jet-set diyorlar ya ben onlara isim taktım: Cemiyet-i tayyare! Bir de bu 'cemiyet-i tayyare'nin ne yaptığını çok merek eden ve onların yer aldığı mecmuaları elinden düşürmeyen ayrı bir grup var. Öyle abuk sabuk bir şey işte...
Sizde de 'aman onlardan geri kalmayayım' durumu olmuyor mu?
Kokoşluk ruhumda vardır, severim güzel giyinmeyi. Zaten Boğa burcuyum güzel olana merakım var ama hiçbir zaman gözümü kör edecek kadar kendimin dışına çıkmadım. Marka giyinsek de bunların ne olduğunu biliyoruz işte, aslında çula çaputa para veriyoruz.
RUHA DA İYİ BAKMAK LAZIM
'Aşklar da çantalar gibi sahte' diye bir şarkınız vardı. Sahte çanta kullanır mısınız?
Allahıma şükür çanta ve ayakkabılarım sahte değil. Çünkü onlar için harcanan paranın değeceğini düşünüyorum. Ama hayatım hiçbir zaman onların ekseninde dönmedi. Hayatı tercihlerin belirliyor, çocukluğumdan beri de hep kendi kararlarımı kendim verdim. Kzıma da tavsiyelerde bulunuyorum. Ona hep, "Önce kendine yatırım yap başarılı ol, kendini iyi besle" diyorum. O zaman karşındaki de daha çok sevecek seni. Sen kendini ne kadar iyi beslersen, beynin, ruhun ne kadar dolu olursa o kadar faydalı. Sırf görünüş hiçbir şey değil. Ruhuna da iyi bakmak lazım."
Ruhunuzu bilmem ama vücudunuza iyi baktığınız belli. Nasıl başarıyorsunuz bunu?
Yediğime, içtiğime, uykuma dikkat ediyorum ama bir de gerçek var; genler...
BU YAŞADIKLARIMI RÜYAMDA GÖRSEM "NE KABUSMUŞ" DERDİM
Erkek arkadaşınızla aranızda evlilik konuşuluyor mu?
Bir şeyler konuşuluyor ama o tip şeyler için çok erken. Benim boşanma döneminde yaşadığım travmalarımı da düşünürseniz neden biraz zamana yaymak istediğimi daha iyi anlayabilirsiniz.
Evliliğe nasıl bakıyorsunuz?
Evlilik bana 'cız' gelmiyor. Evliliği hep savundum hâlâ da savunuyorum. Bu yaşadıklarımı iki üç sene önce rüyamda görseydim "Vay be ne kabusmuş, mümkün değil benim başıma gelemez!" derdim ama gelebiliyor. İnsanlar ayrılık aşamasında çok farklılaşabiliyorlarmış, onu gördüm. Olanlar ona, bitiş şekli de bize hiç yakışmadı. Böyle olmamalıydı.
Eski eşinizle görüşüyor musunuz?
Yok, sadece Maya'nın görüşmesi için elimden gelen her şeyi yapıyorum. Maya dışında hiçbir ortak noktamız yok.
Sabah / Günaydın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder